Hepimizin ortak amacı, finansal özgürlüğe ulaşmak için daha fazla para kazanmak istememizdir.
Ancak, yalnızca küçük bir yüzdemiz aslında hayal ettiği finansal özgürlüğe ulaşabiliyor.
Hepimiz yeterli paraya sahip olmak isteriz ki bir daha asla para konusunda endişelenmemize gerek kalmasın. Tek soru şu: “Bunu yapmaya hazır mısın, değil misin?”
İyi haber şu ki, bugün finansal özgürlüğe her zamankinden daha hızlı ulaşan çokça fazla insan var.
Doğru finansal planlama yaparak ve kişisel mali durumunuzu iyileştirmeyi bir hedef haline getirerek siz de onlardan biri olabilirsiniz.
Bu makale milyoner Brian Tracy‘nin finansal özgürlük hakkında düşüncelerini ve paraya ulaşmak için zihnini eğitim biçimini anlatıyor.
Finansal Özgürlüğün Formülü
Finansal özgürlük, parasal kısıtlamalara bağlı kalmaktan, acil durum fonuna bağımlı olmaktan veya genel olarak para konusunda endişelenmekten endişe duymadan hayatınızı yaşayabileceğiniz anlamına gelir.
Finansal bağımsızlığa ve özgürlüğe ulaşmaya hazırsanız, işte size önümüzdeki yıllarda zenginlik biriktirmenize, daha mutlu olmanıza ve finansal özgürlüğe ulaşmanıza yardımcı olacak yedi maddelik bir formül.
Para Hakkında Olumlu Düşünmeye Başla
Zengin olmanın ve finansal özgürlüğe ulaşmanın bir kısmı para hakkında olumlu düşünmeyi içerir.
Para hakkında olumsuz düşünmek, finansal özgürlüğe ulaşmak için ortadan kaldırmanız gereken duygusal bir engeldir.
Daha fazla paraya sahip olmanın kötülüğe yol açacağı ya da paranın mutluluğu satın alamayacağı düşüncelerinden kurtulmalısınız.
Para hakkında olumlu düşünmeye başladığınızda, fırsatları kendinize çekecek ve mümkün olduğunu düşündüğünüzden daha fazla kapıyı açacaksınız.
Finansal Özgürlük İçin Temel Hedeflerini Güncelle
Kendinize finansal hedefler belirleyin.
Hedeflerinizi her gün kağıt üzerinde yeniden yazın, gözden geçirin ve bunları nasıl başarabileceğinizi düşünün. Bu, beş ila on dakikanızı alacaktır.
Hedeflerinizi yazıp yeniden yazmak ve her sabah yola çıkmadan önce onlar hakkında düşünmek, onlara ulaşma şansınızı artıracaktır.
Her Günü Önceden Planla
Her günü önceden planlayın. Bunu yapmanın en iyi zamanı bir önceki gecedir.
Her günü, her haftayı ve her ayı önceden planlama eylemi sizi yaptığınız her şeyde çok daha keskin ve daha hassas yapacaktır.
Bir listeye göre çalışırken kendinizi daha iyi odaklanmış, daha büyük bir öz kontrol duygusuna ve kişisel güce sahip bulacaksınız.
Her günü önceden planladığınızda harcama alışkanlıklarınızı da daha iyi kontrol edebilecek ve takip edebileceksiniz.
Hafta, ay veya yıl için ne kadar harcamanız gerektiğini planlayın ve nerede tasarruf edebileceğinize karar verin.
Oradan, ayırdığınız kadarını bir tasarruf hesabına, bir kısmını acil durum fonuna, bir kısmını normal faturalar ve öğrenci kredisi borcunuzu ödemek için bir kenara koyun ve hatta belki de borsaya para yatırmak için bütçe ayırmayı düşünebilirsiniz.
Konsantrasyon Prensibi
Her günün her saatinde, zamanınızın en değerli kullanımına odaklanın.
Konsantrasyon ilkesi finansal özgürlüğe ulaşmak için kesinlikle gereklidir.
Hedef belirleme ve finansal planlama açısından yaptığınız hemen hemen her şey, her şeyden çok odaklanmanız gereken bir veya iki şeyi belirlemenizi sağlamayı amaçlamaktadır.
Konsantrasyon alışkanlığını geliştirme yeteneğiniz, kişisel finans başarınızı garantilemek için, belki de edinebileceğiniz diğer herhangi bir beceri veya alışkanlıktan daha fazlasını yapacaktır.
En çok odaklandığınız ve yapmaya en çok zaman ayırdığınız şeyler, finansal hedeflerinizle doğrudan uyumlu olmalıdır.
Zamanınızı size en çok para kazandıracak şeye odaklanarak geçirin.
Kendine Yatırım Yap
Arabanızda Podcast’ler dinleyin. Ortalama bir kişi yılda 500 ila 1000 saatini direksiyon başında geçiriyor.
Arabanızı tekerlekli bir üniversiteye dönüştürerek mesleğinizin en bilgili ve yetenekli kişilerinden biri olabilirsiniz.
Para yönetimi üzerine kurslar satın alın, kişisel finansla ilgili kitaplar okuyun ve çevrimiçi olarak parayla ilgili makaleler bulun. Bir mali danışmanın tavsiyesine yatırım yaparak kendinize bile yatırım yapabilirsiniz.
Çok yakında para alanında o kadar çok bilgiye sahip olacaksınız ki, insanlar tavsiye almak için size gelecekler.
Kendinize Bu Sihirli Soruları Sorun
Her toplantıdan ve hayatınızdaki önemli her olaydan sonra kendinize iki “Sihirli Soruyu” sorun.
İlk soru “Neyi doğru yaptım?” oldu. İkinci soru da şu: “Bir dahaki sefere neyi farklı yapardım?”
Her toplantının, satış görüşmesinin ve sunumun hemen ardından performansınızı gözden geçirerek hayal edebileceğinizden daha hızlı ve daha iyi hale geleceksiniz.
Bu soruların her ikisinin de yanıtı olumludur.
Neyi doğru yaptığınızı ve bir dahaki sefere neyi farklı yapacağınızı gözden geçirerek, bir dahaki sefere daha da iyi olma eğilimini zihninize programlarsınız.
Bir görüşme veya sunumun hemen ardından birkaç dakikanızı ayırıp doğru yaptığınız her şeyi ve farklı olarak yapacağınız her şeyi yazarsanız, öğrenme, büyüme ve çalışmalarınızı geliştirme hızınızı iki veya üç katına çıkarabilirsiniz.
Kendinizi ve iş kalitenizi geliştirmek, aslında kazandığınız parayı da artıracaktır.
Başkalarına Karşı Cömert Olun
Son nokta, tanıştığınız herkese milyon dolarlık bir müşteri gibi davranmaktır.
Evde ve işte her bir kişiye, sanki dünyadaki en önemli kişiymiş gibi davranın.
Herkes kendisinin dünyanın en önemli insanı olduğuna inandığından, onlara öyleymiş gibi davrandığınızda, tanınmanızı ve onaylanmanızı tahmin edemeyeceğiniz kadar takdir ederler.
Daha cömert bir insan olmanın, daha fazla zenginliğe ulaşmanıza ve daha mutlu bir insan olmanıza yardımcı olacağı kanıtlanmış bir gerçektir.
“Para mutluluğu satın almaz” sözünü sık sık duyarız.
Ancak gerçek şu ki:
- Mutluluk için para şarttır.
- Maddi refah yaşam memnuniyetini öngörür,
- Ve ne kadar ekonomik statüye ulaşırsak, hayatımızdan o kadar memnun oluruz.
Gelirimiz arttıkça sadece mutluluk ölçümlerimiz artmıyor, aynı zamanda refah ve yaşam tatminimiz de artıyor.
Dolayısıyla, sizi motive eden para hedeflerine odaklanmayı seçerek, aynı zamanda paraya, kendinize ve genel olarak hayata karşı olumlu bir zihniyet geliştirerek, hem zenginliği hem de mutluluğu artırmaya yardımcı olacaksınız.
Ve oraya ulaştığınızda, kanıtlar bize paramızı cömertçe kullanmanın bizi daha mutlu ve daha zengin yaptığını açıkça gösteriyor!
Nasıl Tasarruf Edilir Ve Finansal Özgürlüğe Nasıl Ulaşılır?
Finansal özgürlüğe ulaşmada belirleyici faktörün belirli alışkanlıkların geliştirilmesi olduğunu biliyor muydunuz?
Evet, öyle.
Aslında, kendi kendine milyoner olanların çoğu bu alışkanlıkları zaten öğrenmiş ve uygulama ve tekrarlama sonucunda finansal özgürlüğe ulaşmışlardır.
Bu harika bir haber!
Neden?
Çünkü para biriktirmeyi öğrenebilir ve kendi kendine milyoner olmuş kişiler gibi düşünüp mali açıdan bağımsız olmayı öğrenebilirsiniz.
Para Tasarrufu İçin Bazı İpuçları
Oldukça yaygın olan bu durumda, gelirinizin %1’ini biriktirip diğer %99’uyla geçinerek başlayacağınız, kademeli bir para biriktirmeyi öğrenme sürecini öneririm.
Örneğin, ayda 20.000 TL kazanıyorsanız, bugün ayda 1000 TL veya günde 50 TL tasarruf etmeye karar verin.
Daha sonra geri kalan miktar ile yaşayabilirsiniz. Ayrı bir banka hesabı, yani “finansal özgürlük ” hesabınız açarak uzun vadede paradan tasarruf edin.
Bu hesaba giren para yalnızca içeriye doğru akar.
Bu tasarruf/yatırım hesabına para yatırdığınızda, hiçbir zaman hiçbir sebeple çıkarmaz veya harcamazsınız.
Tek bir amacı var:
Finansal özgürlüğe en kısa sürede kavuşmanızı sağlamak.
Gelirinizin %99’uyla geçinme konusunda rahat olmaya başladığınızda, aylık tasarruf oranınızı en yüksek %2’ye çıkarın.
Bir yıl içinde kendinizi mevcut gelirinizin %10’u ile oldukça rahat bir şekilde yaşarken bulacaksınız.
Gelirinizin önce %15’ini, ardından da %20’sini tasarruf edene kadar bu işleme devam edin.
Yaşam standardınızdaki farkı fark etmeyeceksiniz bile çünkü bu çok kademeli olacaktır.
Ancak finansal hayatınızdaki fark kesinlikle olağanüstü olacak.
Finansal açıdan başarılı insanların zamanla öğrendiği veya geliştirdiği özellikle özel bir alışkanlık vardır.
Gelen paraya belirli bir şekilde karşılık verme alışkanlığıdır.
Büyüdüğümüzde harçlıklarımızdan tasarruf etmeye teşvik ediliriz.
Ancak çocuklar olarak parayı şeker, oyuncak ve bizi mutlu eden diğer şeyleri satın almak için bir araç olarak görürüz.
Sonuç olarak, doğal olarak tasarrufa, canımızı acıtan, bizi arzuladığımız şekerlerden, oyuncaklardan, keyif veren şeylerden mahrum bırakan bir ceza olarak bakmaya başlarız.
Çoğu insan erken yaşta tasarrufları acıyla, fedakarlıkla, zevk kaybıyla, tatminle ve mutlulukla ilişkilendirmeye başlar.
Yetişkinler olarak bu olumsuz alışkanlık, parayı kazanır kazanmaz harcama isteğimizde kendini gösterir.
Ergenlik çağındaki ve yirmili yaşlarının sonlarında olan birçok insan, her maaş çekini dışarı çıkıp mümkün olduğu kadar çok para harcamak için bir fırsat olarak görüyor.
Bu nedenle restoran işlerinde genellikle ayın ortası ve sonunda, yani maaş günlerinde en dolu olacakları bilinir.
İnsanlar çok erken yaşlarda harcamayı mutlulukla, tasarruf etmeyi ise acıyla ilişkilendirmeye başlar.
Temel insan motivasyonu acıdan zevke, rahatsızlıktan rahatlığa ve tatminsizlikten tatmine doğru hareket etmek olduğundan, çoğu insan harcamayı keyifle, biriktirmeyi ise mutsuzlukla ilişkilendirme alışkanlığını geliştirir.
Finansal Özgürlük İçin Çekim Yasasını Kullanmak
Para biriktirmeye başladığınızda ve büyüyen hesabınızla ilgili olumlu ve mutlu hissettiğinizde, bu olumlu duygular o parayı hayatınıza ve o hesaba daha fazla para çekmeye başlayan bir enerji türüyle doldurur.
Eski dostlarınız, uzun zaman önce unuttuğunuz borçlarınızı size geri ödeyecektir.
Aklınıza gelmeyen ek miktarlarda para kazanma fırsatlarına sahip olacaksınız.
Uzun zamandır sahip olduğunuz, değeri olmadığını düşündüğünüz eşyaları satacaksınız.
Ve bu miktarları hesabınıza ekledikçe hesabınız daha da pozitif enerji üretecek ve daha da fazla para çekecektir.
Bu olağanüstü bir keşif…
Bu kavramı uzun yıllardır duymuştum ama hep parasızdım ve bu konuda yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Sonra evlenip kendi işimi kurduktan yaklaşık iki yıl sonra param bitti.
Ömür boyu biriktirdiğim birikimle ev alabildim ama şimdi parayı alabilmek için evi satıp kiralık bir eve taşınmam gerekiyordu.
Bu noktada eşim Barbara, evin satışından elde edilen gelirin 10.000 dolarını kendisine vermemi talep etti.
Biraz tartıştıktan sonra pes ettim. Parayı aldı ve benim erişemediğim başka bir banka hesabına yatırdı.
Önümüzdeki aylarda ne kadar mali sorun yaşarsak yaşayalım o parayı harcama olasılığını bile düşünmeyi reddetti.
Bu onun güvenlik battaniyesiydi. En dikkat çekici şey gerçekleşti.
O günden sonra bir daha hiç kopmadık. Ekonomik durgunluğun ortasında olmamıza ve çevremizdeki işletmelerin iflas etmesine rağmen bir daha asla paramız bitmedi.
Her hafta, her ay işler gelmeye başladı, faturalar ödendi, fırsatlar açıldı ve heyecan verici olasılıklar hayatımıza çekiliyor gibiydi.
Birkaç yıl içinde kiraladığımız evden çıkıp güzel bir mahallede yeni ve güzel bir ev satın alabildik.
İki yıl sonra, iki göle ve uzaktaki okyanusa bakan güzel bir golf sahasında beş kat daha pahalıya bir ev satın alabildik.
Para enerjisini hayatımıza nasıl dahil ederiz?
Para enerjisi, her gün parayı düşünerek ya da para hakkında sürekli olumlu düşünceler içinde olmak demektir. Parayı kendinize çekmek için kendinizi motive edebilirsiniz. Bu bir süs bir cümle ya da bir totem olabilir. Örneğin, kendinize bir motto bulup bunu para ile olan ilişkinize bağlayabilir ve sürekli olarak tekrar edebilirsiniz.
Finansal Özgürlük İçin zihin Yapınızı Değiştirin
Sizin göreviniz bu alışkanlığın bağlantılarını tersine çevirmek.
Bu, bir dizi tutumdan telleri koparıp farklı bir tutum dizisiyle yeniden bağlamaktır.
İşiniz, tasarruf etmeyi ve biriktirmeyi düşündüğünüzde zevki, harcamayı ve paranızdan kurtulmayı düşündüğünüzde ise acıyı düşünmeye başlamaktır.
Finansal Özgürlüğün Önündeki Başlıca Engeller Ve Bunların Aşılması
Finansal başarıyı engelleyen birçok önemli zihinsel engel vardır.
Bunun en yaygın nedeni, bazı insanların hangi nedenle olursa olsun zengin olmayı hak etmediklerine inanmalarıdır.
Şimdi, bazılarınızın şunu sorabileceğini biliyorum, neden bu?
Ben de dahil olmak üzere bazı insanlar, sürekli yıkıcı eleştirilerin ritmiyle büyüdüler.
Bu onların bilinçsiz bir düzeyde başarılı ve mutlu olmayı hak etmedikleri sonucuna varmalarına yol açmıştır.
Elbette bu doğru değil.
Ancak bu olumsuz düşünce tarzı, yıkıcı finansal alışkanlıklara yol açabilir.
Bu alışkanlıkları kırmak zor olabilir.
Paraya Karşı Tutumunuzu Değiştirin
Çocuklukta çok yaygın olan olumsuz deneyimlerin korkunç etkileri olabilir.
Örneğin insanlar sıkı çalışmanın sonucunda gerçekten başarılı olduklarında kendilerini suçlu hissederler.
Bu suçluluk duygusu daha sonra parayı çöpe atmak için bir şeyler yapmalarına neden olur.
- Aptalca harcıyorlar ya da yatırım yapıyorlar.
- Ödünç verirler, kaybederler ya da verirler.
- Kendi kendilerini sabote etmeye çalışıyorlar.
Aşırı yeme, aşırı içki içme, uyuşturucu kullanımı, evlilikte sadakatsizlik ve sıklıkla dramatik kişilik değişiklikleri şeklinde ortaya çıkabilir.
Parayla ilgili sonuçlarınızı değiştirmek için ona karşı tutumunuzu değiştirmeniz gerekir.
Parayı olumlu bir şey olarak görmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz.
Gerçek şu ki para sevgiliye çok benzer. Ona kur yapılmalı, ikna edilmeli, pohpohlanmalı ve özen ve dikkatle ele alınmalıdır.
Ona saygı duyan, ona değer veren ve onunla değerli şeyler yapma yeteneğine sahip insanlara yönelir.
Parmakların arasından akar ve onu anlamayan ya da ona gereken özeni göstermeyen insanlardan kaçar.
Kendinizi Parayı Hak Eden Biri Olarak Görün
Bazen insanlar parayla aralarının pek iyi olmadığını söylerler.
Ancak parayla arası iyi olmak herkesin pratik yaparak öğrenebileceği bir beceridir.
Genellikle kişinin parayla arasının pek iyi olmadığını söylemek yalnızca bir bahane ya da rasyonelleştirmedir.
Gerçek şu ki kişi para konusunda çok başarılı ya da disiplinli değildir.
Kişi onu nasıl elde edeceğini veya ona nasıl tutunacağını öğrenmemiştir.
Para biriktirmenin başlangıç noktası kendinize inanmanızdır.
İhtiyaç duyacağınız tüm parayı elde etmek için sınırsız bir kapasiteye sahipsiniz.
Kendinize bir yerin gerçekleşmesini bekleyen finansal bir başarı olarak bakın. Ve kendinizi elde edebileceğiniz her şeyi hak eden biri olarak görün.
Para Hayatımızın Esasıdır
Para iyidir. Para size seçenekler sunar ve hayatınızı istediğiniz gibi yaşamanızı sağlar.
Para, yokluğunda kapalı olacak kapıları size açar.
Ancak her şeyde olduğu gibi takıntı da acı verici olabilir.
Bir insan paraya bu kadar takılırsa paranın sadece bir araç olduğu gerçeğini gözden kaçırabilir.
Para mutluluk elde etmek için kullanılan bir şey haline gelirse zararlı bir şey haline gelir.
Para toplumdaki yaşamımız için çok önemlidir. Aynı zamanda tarafsızdır. Ne iyi ne de kötü.
Yararlı mı yoksa zararlı mı olduğunu belirleyen yalnızca elde edilme şekli ve kullanılma şeklidir.
Harekete Geç!
İşte tüm bu fikirleri eyleme geçirmek için hemen yapabileceğiniz iki şey:
Öncelikle, bugün parası olan hemen hemen herkesin bir zamanlar meteliksiz olduğunu ve muhtemelen uzun bir süre meteliksiz olduğunu kabul edin ve kabul edin.
Daha sonra para biriktirme becerilerini öğrendiler ve artık mali açıdan bağımsızlar.
Onlar ne yaptıysa, muhtemelen siz de yapabilirsiniz.
İkincisi, bugünden itibaren paranın öğrencisi olun.
Bunu inceleyin, öğrenin ve keşfettiğiniz dersleri, giderek daha fazla parayı kendi yönünüze çekmeye başlayana kadar kendi finansal hayatınıza uygulayın.
Bilgilendirme: İçerikler yatırım tavsiyesi değildir. Tamamen bilgi amaçlıdır.